Dolar 38.7806 Euro 43.4385 Altın 3961.728 Borsa 9701.55 Sterlin 51.6056 Brend 66.26
14 Mayıs 2025 Çarşamba

Figen Ormancı'dan İlk Roman: Narsizmin İkilemlerinde Yeniden Doğuşun Öyküsü

Figen Ormancı’nın ilk eseri olan Dementor - Ruh Emici, Alan Yayıncılık etiketiyle okurların beğenisine sunuldu. Roman, narsizmi merkez alan bir üslupta, patolojik bir narsistin çöküşünü ve kurbanların özgürleşme savaşını detaylı bir şekilde ele alıyor.

Figen Ormancı'dan İlk Roman: Narsizmin İkilemlerinde Yeniden Doğuşun Öyküsü
25 Şubat 2025 Salı/16:09

Edebiyat arenasına etkileyici bir adım atan Figen Ormancı, ilk romanı Dementor – Ruh Emici ile okuyucularını psikolojik derinliği olan bir yolculuğa davet ediyor. Günümüzde en çok tartışılan konulardan biri olan narsistik kişilik bozukluğunu aşk, evlilik, aile, iş hayatı ve toplumsal normlar üzerinden ele alan yazar, okuyucularını manipülasyonun karanlık derinliklerine çekiyor.

Narsistik kişiliğin en yıkıcı yönlerini ve kurbanlarına verdiği duygusal ile fiziksel zararları çarpıcı bir biçimde sergileyen Ormancı, eserinde bir narsistle yaşamanın ve bu zehirli ilişkiden kurtulmanın zorlu yolculuğunu ustaca işliyor. Baş karakter Zeynep’in narsist eşi Serhat Arıcı ile olan çatışma hikayesi, yalnızca bireysel bir mücadele değil, aynı zamanda kadınların toplumsal hayatta var olma mücadelesini de yansıtıyor.

"MÜKEMMEL" ERKEĞİN GERÇEK YÜZÜ

Romanın merkezinde, toplum tarafından ideal erkek prototipi olarak kabul edilen Prof. Dr. Serhat Arıcı yer alıyor. Dışarıdan bakıldığında mükemmel, başarılı, zeki ve karizmatik biri gibi görünen Serhat'ın altında, tehlikeli bir narsist gizli. Çevresindekilerin hayranlığını kazanmayı bekleyen ve insanları manipüle ederek güç elde eden Serhat, Zeynep için olduğu kadar çevresindekiler için de yıkıcı bir figür olmaktadır.

Ormancı, Serhat’ın narsistik karakterini, “mükemmel doktor” ve “olağanüstü eş” maskesinin arkasında ne denli ustaca gizlediğini analiz ederek okuyucularına narsistik manipülasyonun ve psikolojik şiddetin en ince detaylarını sunuyor. Ancak, her görünüşte kusursuz olan yapı gibi, Serhat’ın manipülatif düzeni de süresiz devam ettirilemiyor.

ZEYNEP'İN TUZAĞA DÜŞÜŞÜ VE ÖZGÜRLÜĞE ULAŞMA MÜCADELESİ

Romanın baş karakteri Zeynep, güçlü bir kadın profiliyle tanıtılıyor. Tiyatrocu kimliğiyle özgür ruhlu, entelektüel bir birey olan Zeynep, zamanla Serhat’ın etkisi altına girerek kendi kimliğini yitirmeye başlıyor. Başlangıçta büyük bir aşkla kurulan bu ilişki, giderek psikolojik bir esarete dönüşüyor.

Serhat’ın oynadığı manipülasyon oyunları, Zeynep’in duygusal sağlığını tehdit etmekle kalmıyor, fiziksel sağlığını da riske atıyor. Kontrolcü, baskıcı ve empati yoksunu bir eşin gölgesinde var olmaya çalışırken Zeynep, travmalarıyla yüzleşmeden bu çemberi kıramıyor. Ancak yaşadığı ani bir kırılma noktası, onu kendine ve Serhat’ın diğer mağdurlarına dönüştüren bir sürecin başlangıcını tetikliyor.

BİR RUH EMİCİNİN ÇÖKÜŞÜ

Kitabın dikkat çeken yanlarından biri, Serhat’ın narsistik yapısının nasıl çöküş sürecine girdiğini anlatması. Ormancı, narsistlerin ne kadar güçlü görünse de içlerindeki boşluğu başkalarının hayatlarını manipüle ederek doldurmaya çalıştığını vurguluyor.

Zeynep’in özgürlük mücadelesi, yalnızca kendi kurtuluş süreci değil, aynı zamanda Serhat tarzı narsistlerin manipülatif dünyalarının nasıl sürdüğünü ve bu düzenin nasıl çözülebileceğini ortaya koyuyor. Serhat’ın egosu ve gücüne olan bağımlılığı, eninde sonunda kendi yarattığı aldatmacanın dağılmasına neden olacak.

Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve Kadın Güçlenmesi Üzerine Derin Bir Eleştiri
Roman, sadece bireysel bir travma değil, aynı zamanda kadınların toplumsal baskılarla nasıl başa çıktığını da gözler önüne seriyor. Ormancı, Zeynep’in hikayesi üzerinden, kadınların kendilerini yeniden inşa etme süreçlerinin sancılarını ve cinsiyet rollerinin birey üzerindeki etkilerini ele alıyor.

Toplumda kadınların çoğunlukla “eş” ve “anne” kimlikleriyle tanındığını, bireysel varlıklarının çoğu zaman göz ardı edildiğini dile getiren eser, kadınların kendilerini yeniden tanımlama çabasının önemini de vurguluyor.

BİR NARSİSTİN TUZAĞINDAN KURTULMA YOLCULUĞU

Dementor – Ruh Emici, okuyucularına bir narsistle yaşamanın ne anlama geldiğini, bu ilişkiden kurtulmanın zorluğu ancak imkânsız olmadığını aktarıyor. Zeynep’in Serhat’a karşı verdiği mücadele, pek çok okuyucu için ilham verici ve cesaretlendirici bir hikaye sunuyor.

Ormancı’nın sade ve akıcı üslubu ile kaleme aldığı bu eser, psikolojik derinliğiyle dikkat çekiyor. Roman, yalnızca bireysel bir kurtuluş öyküsü değil, aynı zamanda toplumsal normlara karşı bir başkaldırının ve kadınların özgürleşme çabasının güçlü bir temsilcisi konumunda.

© Balıkesir Son Dakika